Pak Sağlık İş Genel Başkan Danışmanı Cuma Kılıç, Sağlık Bakanlığı tarafından özel sağlık kuruluşlarına ‘Soğuk Zincir Zorunluluğu’ getirilmesine ve bu uygulama ile ilgili cihazın sadece bir firma tarafından satılarak tekelcilik oluşturulmasına tepki gösterdi.
3 Bin TL’lik Ürün, Tek Firma
Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanlığı tarafından özel sağlık kurumlarına “Aşı Antiserum Soğuk Zincir ve Stok Takip Sistemi” adı verilen sistemin zorunlu olduğu ile ilgili bir yazı gönderildi. Aşıların sıcaklık takibinin zaten bir sistem ile gerçekleştirilmesine rağmen yeni sistem nedeniyle 2 bin 928 lira olan ürünü tek bir firma tarafından satılan ürünün alınmak zorunda olmasına sağlık kurumları yetkililerinden tepkiler gelmişti.
Bakanlık Sağlık Stratejisi Belirler, Ürün ve Firmayı Değil
Sağlık Bakanlığı’nın ülkenin sağlık politikalarını, sağlık stratejilerini planlama ve uygulaması yapması gerektiğini vurgulayan Pak Sağlık İş Sendikası Genel Başkan Danışmanı Cuma Kılıç, Bakanlığın uygulamalarla ilgili ürün ve firma dayatmasının yanlış olduğunu söyledi.
Avuç İçi Okuma Cihazlarında da Aynı Sorun Yaşandı
Aynı problemin daha önce avuç içi okuma sisteminde yaşandığını söyleyenSendika Başkan Danışmanı Kılıç, “SGK’nın daha bir yıl önce uygulamaya çalışıp da başarısız olduğu (damar okuma sistemi, avuç içi okuma sistemi) gibi an itibariyle uygulanması mümkün olmayan bir işi şimdi Sağlık Bakanlığı aynı hatayı tekrar etmektedir. SGK Eylül 2014 itibariyle tüm hastanelere ön koşulsuz uygulama zorunluluğu koyduğu yine kendilerinin anlaşıp tüm sağlık kuruluşlarını ‘Bu firmadan bu cihazları almak zorundasınız’ gibi akıl dışı uygulamayı şart koştular. Maalesef bahse konu avuç içi, parmak izi, veya damar okuma sistemi diye adlandırılan bu cihazlar kullanılamadı, milyonlarca dolar milli servet sağlık kuruluşlarının cebinden yabancı firmaların kasasına girdi.” diye konuştu.
Kapalı Kapılar Arkasında Görüşmeler Kabul Edilemez
Bugün yine aynı hatanın tekrarlandığını vurgulayan Kılıç, “Sağlık bakanlığının görevi Sağlık Uygulamaları hakkında standart koyup denetlemektir. Bakanlık tarafından seçilen ürün ve firma doğru bir seçim bile olsa sağlık kuruluşu ilgili ürünü hangi firmadan alıp almama konusunda serbest bırakılmalıdır. Aksi takdirde bakanlık kamuoyu nezdinde zan altında kalacaktır. Kapalı kapılar arkasında Üretici, Distribütör veya dağıtım Şirketleri ile bakanlık yöneticiler arasında yapılan görüşmelerle sağlık kuruluşlarına dikte edilen bu uygulamalar kesinlikle kabul edilemez.” ifadelerini kullandı.
Kılıç, “Basında yer aldığı kadarıyla 3000 TL gibi fahiş bir fiyat kesinlikle kabul edilemez. Gerekirse belirli bir oryantasyon süreci belirlenerek yerli üretim imkanları araştırılmalıdır. Sağlık kuruluşlarının kapasitesi belirlenerek fiyat mutlak anlamda aşağıya çekilmelidir. Bütün bunlar için de Bakanlık şeffafiyet içinde tüm tarafları dinlemeli, konu kamu oyu önünde taraflarca tartışılmalıdır. Konuya taraf olan tüm Sağlık kuruluşlarının mutabakatıyla ve pilot uygulamalar yapıldıktan sonra hayata geçirilmelidir.” İfadeleriyle açıklamasını tamamladı.
Instagram
YouTube
RSS